Ankara kedisi, ülkemizde ve dünyada tanınan bir evcil kedi türüdür. En önemli özelliği, genellikle farklı renklerde olabilen gözleridir. Geçmişi çok eskiye dayanan Ankara kedisinin ana vatanı Anadolu'dur. 17. yüzyılda Avrupa'ya götürüldüğü tahmin edilmektedir. Avrupa'da asil ailelerin yoğunlukla tercih ettiği bu kedi türü, günümüzde de son derece gözde bir evcil hayvandır. Ankara Kedisinin Tarihçesi Ankara kedisi, ana vatanı Anadolu olan, ancak sahip olduğu özellikleri ve güzelliği nedeniyle Avrupa'ya dahi yayılmış olan bir kedi türüdür. Angora kedisi olarak da bilinen bu canlı, bazen İran kedisiyle karıştırılmaktadır. Ancak fiziksel özellikler bakımından iyi bir inceleme yapıldığında fark kolayca anlaşılmaktadır. Ankara kedisi, İran kedisine nazaran daha uzun boylu ve gösterişlidir. İran kedisi ise daha derli toplu ve sık uzun tüylüdür. Ankara kedisinin Haçlı seferleri sırasında Avrupalılar tarafından öğrenilerek Avrupa'ya götürüldüğü bilinmektedir. Avrupa'ya götürüldükten sonra özel bir şekilde üretimi yapılan Ankara kedisi, burada daha çok soylu kesimin bakımını üstlendiği bir canlı haline gelmiştir. Hatta bu kedilerin korunması ve çoğaltılması için dernekler dahi kurulmuştur. Ankara kedisi sadece Avrupa'ya değil, Amerika'ya da ulaşabilmiş bir kedi türüdür. 1960'lı yıllarda bir Amerikan askeri tarafından çok beğenilen Ankara kedisi, bu asker tarafından Amerika'ya götürülmüştür. Günümüzde de hem Avrupa hem de Amerika'da Ankara kedisinin saf olarak üretimi yapılmaktadır. Ayrıca zaman zaman İran kedisiyle de melezlenerek farklı formlara sahip kediler üretilmektedir. Ankara Kedisinin Özellikleri Nelerdir? Ankara kedisi, gözlerinin renkli olması dışında tüylerinin uzun ve hoş görünmesi nedeniyle de özellikle önemlidir. Son derece zeki ve akıllı olan bu kedi türü, evcil olarak yetiştirildiği ortamda son derece hareketlidir. Uzun vücudu ve bacaklarına rağmen atlamayı ve oynamayı çok severler. Bu anlamda son derece sosyal olan Ankara kedisi, sahibine son derece bağlıdır. Uzak kaldığında huysuz hareketler ortaya koyabilen bu kedi türü, iyi yaklaşıldığında karşısındaki kişiye sevgi duyar ve aynı şekilde yaklaşır. Ankara kedisinin tüy renkleri farklı birçok çeşitte bulunmakla birlikte, uzun yıllar içerisinde günümüze ulaşmış ve saf kalmaya çalışmış türleri de dikkat çekmektedir. 18. yüzyılda soyluların gözdesi olan Ankara kedisi, günümüzde birçok aile tarafından hala özenle beslenmektedir. Ankara Kedisinin Bakımı Nasıl Yapılır? Ankara kedisi, tüyleriyle ön plana çıktığından en başta tüylerinin bakımına dikkat etmek gerekmektedir. Bu kedinin tüylerinin sürekli olarak taranması gerekmektedir. Çünkü hem kedinin sürekli aktif olması hem de zaman içerisindeki yıpranmalar kedinin tüylerine zarar verebilmektedir. Bu nedenle Ankara kedisinin tüylerinin bakımının iyi yapılması gerekmektedir. Bunun dışında özel bir bakımı bulunmayan Ankara kedisi, normal bir kedi gibi beslenebilmektedir. Ankara Kedisinin Sağlık Durumu ve Ömrü Genel olarak sağlıklı bir kedi türü olan Ankara kedisi, uygun bakım ve beslenme koşulları altında 12-18 yıl arasında bir ömre sahip olabilir. Ancak, genetik yatkınlıkları ve çevresel faktörler bu süreyi etkileyebilir. Ankara kedisinin en yaygın sağlık sorunları arasında kalp hastalıkları, böbrek problemleri ve göz rahatsızlıkları bulunmaktadır. Bu nedenle, Ankara kedisinin düzenli veteriner kontrollerine götürülmesi önemlidir. Ankara Kedisinin Karakteri ve Sosyal Yapısı Ankara kedisi, sosyal ve oyuncu bir doğaya sahiptir. Sahiplerine karşı oldukça sevecen ve bağlıdırlar. Yabancılara karşı başlangıçta temkinli olabilirler, ancak zamanla uyum sağlarlar. Zeki ve meraklı yapıları sayesinde kolaylıkla eğitilebilirler. Ayrıca, diğer evcil hayvanlarla ve çocuklarla iyi geçinebilirler. Ankara Kedisinin Beslenmesi Ankara kedisinin beslenmesi, diğer evcil kedilerle benzerlik göstermektedir. Yüksek kaliteli kedi maması ve taze su, beslenmelerinde temel unsurlardır. Ayrıca, tüylerinin sağlıklı ve parlak kalmasını sağlamak için omega-3 ve omega-6 yağ asitleri içeren mamalar tercih edilmelidir. Ankara kedisinin ideal kilosunu koruması için porsiyon kontrolü yapılmalı ve aşırı beslenmeden kaçınılmalıdır. |